DEPRESYON

Depresyon, kişinin günlük yaşamında isteksizlik, umutsuzluk ve keyif alamama gibi duygularla kendini gösterebilir. Uyku ve iştah düzeninde değişiklikler, enerji düşüklüğü de eşlik edebilir. Birey zamanla kendine, çevresine ve geleceğe dair olumsuz düşüncelere kapılır. Bu belirtiler kişiyi sosyal yaşamdan uzaklaştırır. Duyguların anlaşılması ve ifade edilmesi bu süreçte önemli bir adımdır.

ANKSİYETE (KAYGI) BOZUKLUĞU

Anksiyete bozukluğu, kişinin aşırı ve sürekli kaygı hissetmesiyle karakterizedir. Geleceğe dair belirsizlikler karşısında yoğun endişe, huzursuzluk ve gerginlik yaşanır. Fiziksel belirtiler arasında çarpıntı, terleme ve nefes darlığı gibi şikâyetler yer alabilir. Kaygının günlük yaşamı zorlaştıracak düzeye ulaşması bireyin işlevselliğini etkileyebilir.

PANİK BOZUKLUK

Panik bozukluk, aniden ortaya çıkan yoğun korku ve bedensel belirtilerle karakterizedir. Çarpıntı, göğüs sıkışması, terleme ve baş dönmesi gibi belirtiler sıkça görülür. Kişi bu ataklar sırasında kontrolünü kaybedeceği ya da öleceği düşüncesine kapılır. Bu durumun tekrarlama korkusu, kaçınma davranışlarını beraberinde getirir. Yaşanan belirtiler kişiyi sosyal ortamlardan uzaklaştırabilir.

OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB)

OKB, kişinin zihninden uzaklaştıramadığı düşünceler (obsesyonlar) ve bu düşünceleri azaltmak için yaptığı yineleyici davranışlarla (kompulsiyonlar) kendini gösterebilir. Kişi genellikle aklına gelen düşüncelerin mantıksız olduğunun farkındadır ancak bunları kontrol etmekte zorlanır. Zamanla bu durum kişinin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir.

İLETİŞİM SORUNLARI

İletişim sorunları, bireylerin duygu ve düşüncelerini açık ve sağlıklı bir şekilde ifade edememesiyle ortaya çıkar. Yanlış anlaşılmalar, kırgınlıklar ve çatışmalar ilişkilerde zorlayıcı olabilir. Özellikle yakın ilişkilerde duygu paylaşımındaki eksiklik, bağ kurmayı ve anlaşılmayı engelleyebilir. Bu sorunlar kişinin hem sosyal hem duygusal yaşamını olumsuz etkileyebilir. İletişim becerilerinin gelişmesi doyumlu ilişkiler kurmaya katkı sağlayabilir.

TRAVMA VE TRAVMA SONRASI STRES BOZUKLUĞU

Travma, kişinin fiziksel ya da psikolojik olarak tehdit hissettiği olaylar sonrasında yaşanabilir. Bu tür deneyimlerin ardından kabuslar, anıların tekrar yaşanması ve tetiklenmeler görülebilir. Kişi güvenli ortamlarda bile huzursuz hissedebilir. Travma sonrası tepkiler, yaşamı sürdürmeyi zorlaştırabilir. Yaşananların fark edilmesi ve adlandırılması sürecin önemli bir parçasıdır.

ERGEN BİREYLERLE TERAPİ

Ergenlik dönemi; kimlik arayışı, duygu dalgalanmaları ve sosyal ilişkilerde değişimlerin yoğun yaşandığı bir süreçtir. Bu dönemde yaşanan akademik baskı, aile içi çatışmalar ya da özgüven sorunları ergenin iç dünyasını etkileyebilir. Kendi duygu ve düşüncelerini anlamakta zorlanan gençler içe kapanabilir veya öfkeli davranışlar sergileyebilir.

ÖZGÜVEN EKSİKLİĞİ

Özgüven eksikliği, bireyin kendini yetersiz, değersiz ya da başarısız hissetmesiyle kendini gösterir. Karar vermekte zorlanma, onay arayışı ve sosyal ortamlarda çekingenlik bu durumla birlikte görülebilir. Zamanla kişi potansiyelini ortaya koymakta güçlük yaşayabilir. Bu durum, hem kişisel hem mesleki hayatı olumsuz etkileyebilir.

KİŞİLİK BOZUKLUKLARI

Kişilik bozuklukları, bireyin düşünce, duygu ve davranışlarında kalıcı ve işlevselliği bozan örüntülerle kendini gösterir. Kişilerarası ilişkilerde zorluklar, duygu düzenleme güçlükleri ve benlik algısında sorunlar görülebilir. Bu örüntüler kişinin çevresiyle uyumunu ve yaşam kalitesini etkiler. Erken dönem yaşantıların bu yapılarla ilişkisi olabilir.