Psikolojik destek almaya karar vermek kadar, doğru psikologu seçmek de iyileşme süreci için kritik bir adımdır. Her bireyin ihtiyaçları farklıdır; bu nedenle terapistin uzmanlık alanı, kullandığı terapi ekolü ve yaklaşımı oldukça önemlidir. Örneğin, kaygı bozukluklarında Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) sıklıkla tercih edilirken, geçmiş yaşantılarla çalışmak için Şema Terapi veya psikodinamik yaklaşımlar etkili olabilir. Travma durumlarında ise EMDR terapisi öne çıkar.
Psikoloğun resmi lisanslara sahip olması, etik ilkelere bağlı çalışması ve düzenli süpervizyon alması da güvenli bir terapi süreci için gereklidir. İlk görüşmede terapistin yaklaşımı, dinleme becerisi ve güven veren tavrı danışan için belirleyici olabilir. Danışan, terapistle arasında duygusal güven hissedebilmeli ve yargılanmadığını fark etmelidir.
Psikolojik destek bireysel bir yolculuktur; bu yolculukta eşlik edecek terapistin sizi anlaması ve ihtiyaçlarınıza uygun yöntemlerle ilerlemesi terapi sürecinden alınacak verimi büyük ölçüde etkiler. Kendinize uygun terapisti bulmak, değişim ve iyileşme yolculuğunuzun en güçlü adımıdır.